Mete Okşaşoğlu İngilizce Eğitim Platformu

1-) Eğitim boyunca öğrencilerimize verilen ödev ve görevler isteğe bağlı değildir. Eğitim sürecinde verilen tüm görevlerin yerine getirilmesi zorunludur. Sadece önemli mazeretler dikkate alınır ve görev ertelemesi yapılır. Görevlerin-ödevlerin iptali söz konusu olamaz. Eğitimlerimizden tam verim almak için öğrencilerin disiplinli ve planlı olmaları gerekir.

2-) Online eğitim sırasında, yüz yüze sınıf derslerinde uygulanan tüm eğitim davranışları aynen uygulanır. Öğrenci, kendisiyle paylaşılan ekranda görmüş olduğu (dijital yazı tahtası) tüm içeriği anında ve düzenli bir şekilde not almakla yükümlüdür. Ekran görüntüsü almak ya da kısa notlar alıp geçmek söz konusu değildir. Her ders sonrasında, öğrenci o derste almış olduğu tüm notların fotoğrafını çekip öğretmenine göndermek zorundadır.

3-) Dersler öncelikli olarak zoom üzerinden yapılır. Herhangi bir aksaklıkta, öğrencilerimizin kolaylıkla ulaşabileceği bir başka platformda (google meet-skype) derslere devam edilir. 

4-) Bire bir öğrencilerimiz ders iptalini-ertelemesini en geç bir gün öncesinden belirtmelidir. Ders saatindeki iptaller ya da ders saatinden birkaç saat önceki iptaller iki defadan fazla olduğu durumda, o saatlerde bir başka öğrenci ile ders yapılmasını engellediğinden ötürü, ders yapılmış olarak kabul edilir.

5-) Online ya da yüz yüze derslerde aksaklıklardan, gecikmelerden dolayı oluşabilecek ders süresi kaybı telafi edilmektedir. Bu kayıp yaşanmasa dahi öğrencilerimize birebir ve ikili-üçlü ders gurupları için iki ders bonus verilir.

6-) Online derslerde kamera ve mikrofon açmak zorunludur. Derslerimiz karşılıklı ve etkileşimli bir şekilde yapılmaktadır.


Kayıt Hakkında

Kayıt olmaya karar vermeniz durumunda sitemizde bulunan kayıt formunu eksiksiz bir şekilde doldurmanız gerekir. 18 yaş altındaki öğrencilerimiz velileri ile birlikte kayıt formunu dolduracaktır. 

Derslerin başlaması için kayıt ücretinin ilk ödemesinin yapılmış olması gerekir. Taksitli ödeme planlarından yararlanmak isteyen öğrencilerimiz, kayıt ücretinin %30 luk kısmını peşin ödemelidir.

Ders dondurma işlemini, ödeme kaynaklı ders durdurma kararını öğretmenlerimiz değil öğrenci işleri-muhasebe birimi yapmaktadır. Ders kayıt ücretleri, herhangi bir iptal durumunda sadece öğrencinin girmiş olduğu ders saatleri ve %5 dosya masrafı kesintisiyle iade edilir. Öğrenciler istediği an kayıt iptalini şartsız koşulsuz gerçekleştirebilir.

 

Öğretmenlerimiz

Öğretmenlerimiz sertifikalı değil diplomalıdır. Sertifikalar, öğretmenlerimizin kendilerini geliştirmesi için aldığı ekstra belgelerdir. Öğretmen ataması öğrencilerimizin isteği üzerine değil, kurumumuz tarafından öğrencinin önbilgi düzeyine göre yapılmaktadır. 


Neden Yabacı Uyruklu Öğretmenimiz Yok?

Ülkemizde yabancı bir öğretmeni işe almak için çok ciddi maddi yükümlülüklerin haricinde MEB’e ataması ve ardından işe başlaması öğrencilere yüklü bir ders ücreti olarak yansımaktadır. Öğretmen olmayan, dil yapısını bilmeyen ve sadece yabancı uyruklu olduğu için 4 haftalık sertifikalarla öğretmen asistanı adı altında çalıştırılan personeller öğrencilere sadece değişik aksanlarda konuşan bir yabancı olmanın ötesine geçemeyecektir. Yabancı bir öğretmenle, başlangıç ya da orta seviyede olan bir dil öğrencisinin bir üst aşamaya geçmesi minimum 6-8 aylık yoğun bir eğitim süreciyle mümkün olmaktadır. Yabancı bir öğretmenle dil kıyaslaması yapılamayacağından, kültür farklılıklarından ve kısa-sınırlı ders saatlerinden ötürü verimli bir çalışma elde edilemeyecektir. Fakat orta üst seviyelere, Türk bir öğretmen ile çok daha kısa sürelerde gelebilirsiniz. Bu durumda yabancı bir öğretmenden ders almaya hazır hale gelmiş olursunuz. Bizler, öğrencilerimize yabancı uyruklu öğretmenlerden tam fayda sağlamaları için yurt dışı eğitimini öneriyoruz ve bu eğitime hazırlıklı olmalarını, belli bir seviyeye gelmelerini öneriyoruz. Aksi halde, ana dili İngilizce olan bir ülkede, ana dili İngilizce olan öğretmenlerle geçireceğiniz 6-12 aylık eğitim süreci, sizi yeteri kadar geliştiremeyecektir. Belirli aşamaları tecrübeli Türk bir öğretmenle geçmeniz hem daha hızlı hem de yurt dışındaki eğitim sürecinizi daha verimli kılacaktır.


Dil Öğrenimiyle İlgili Bilinmesi Gereken Önemli Ayrıntılar

Sosyal medya ve forumlarda sınavla ilgili aradığınız her şeye ulaşmanız mümkündür. Sınav çözüm tekniğinden,soru başına düşen çözüm süresine, soruların hangi alandan seçildiğine kadar her şey hesaplanmıştır. Dil öğretimi matematikselleştirilmiş durumdadır. Hesaplamalar, stratejiler, şıklar üzerinden gitmeler ve daha birçok “sözde” kısa yol… İletişim kurma temellerine dayalı dil edinimi formülleştirilerek satılmaya çalışılmaktadır. Bu komik ve aptalca sistemin bir de öyle ispatları var ki, inanmayana kızamıyorsunuz bile! TOEFL ve IELTS puanları ile rekorlar kıran Asyalılar, nedense ana dili İngilizce olan kişilerle oturup iki kelime konuşamıyorlar. Öte yandan da ana dili İngilizce olan büyük büyük yayınlara çevirmenlik yapmış olan, eğitimleriyle dudak uçuklatıp hayatının en az 10 yılını yurt dışında doktora yapıp akademide görev alan değerlerimizin bu sınavlarda tam puan alamaması insanda akıl tutulması sebebidir.

Ana dili İngilizce olanlar ya da yurt dışında uzunca bir süre kalıp iyi derecede dil öğrenenler nasıl olur da insanlara temelinde iletişim kurmaları gerekçesiyle sunulan bu dersler ve sınavlar zincirinin en güçlü halkası olamıyor.  Sanmayın ki 16 yaşında başarılı bir Amerikalı lise öğrencisi ülkemizdeki dil sınavlarına maruz kaldığında hepsini tam puanla geçebilecek. İşte işin asıl yüzü burada kendini belli ediyor.

İnsanlara dünyanın her yerinde satılan formüller zinciri ve yıllar süren dil eğitimleri sadece bir ticari kazanç sağlamakata. Hedef sınavdan yüksek puan almak için bilinmesi gereken dil yapısının çok geniş olmasıda öğrenciden uzun süreler boyunca kazanç sağlamak anlamına geliyor. Öğrenci kazanımı ve gelişimi unutulmuş durumda. Sakın ola bir dili öğrenmenin kolay olduğunu da düşünmeyin. Soruları formüle etme, 14 günde özel kamp, pratik yöntemler, 3 günde öğrenme garantisi, hipnoz ile öğrenme gibi saçmalıklar… Bunlara inanıp bu işi çözebilen tek bir kişi bile yok nedense. Son zamanlarda bu modaya bir de “konuşarak öğren”, “gel sohbet edelim, 20 dakikada öğren” sloganları eklendi. Ama bunun neye faydası olduğu ve neyi geliştirebileceği en önemlisi de kimleri geliştirebileceği hiç anlatılmıyor.


Karşılıklı konuşma, öğrencilerin birikimlerini pratik yaparak pekiştirmelerini ve bu bilgilerin kalıcı olmasını sağlar. Ana dili İngilizce olan biriyle konuşarak dil gelişimi sadece yabancı dil öğreniminde belli bir seviyeye gelmiş insanlar için geçerlidir. Daha giriş seviyesinde ya da orta seviyede olan bir dil öğrencisi hiç bilmediği, duymadığı şeyleri konuşma sırasında sihirli bir şekilde anlayamaz. Önceden öğrenmediği herhangi bir ifadeyi karşısındaki insana aktaramaz. Bu durum sadece yurt dışına yerleşmiş, gece gündüz o dile maruz kalan insanlarda en az 1 yıl sonra gerçekleşebilir. Haftada sadece 8-10 dersten ibaret plansız-programsız geçen ders seanslarıyla dil öğrenilemez. Bu, hayatında eline tenis topunu dahi almamış bir insanın sahaya atlayıp tecrübeli oyuncularla pratik yapacağım demesine benziyor. Ne biliyorsun, ne öğrendin de pratiğini yapacaksın?

İngilizce konuşmak için çoğunuzun önceden kimseden duymadığı bazı ayrıntılara bir göz atalım şimdi. Ana dili İngilizce olmayan bir ülkedesiniz ve İngilizce konuşan yok etrafınızda. Maalesef formülleştirilmiş sınavlarda cabası. Ne yapacaksınız? Hem bu sınavlarda başarılı olmak hem de gerçekten iki kelime etmek istiyorsunuz ya da iki kelime edeni anlamak. 

Dinleme, okuma, sesli okuma, kelime öğrenme, öğrendiğiniz kelimelerle basit cümleler kurma ve telaffuz çalışması yapma, sesli tekrarlar yapma ve defalarca tekrar tekrar tekrar… Dil öğrenimi emek ister, bu çalışmaların sonunda sahaya pratiğe çıkabilirsiniz. Şimdi ana dili İngilizce olan sıradan biriyle konuşarak kendinizi geliştirebilirsiniz. İşte şimdi öğrendiklerinizi daha kalıcı bir hale getirmek için konuşma pratiği arayışına girebilirsiniz. Bu adımları atlayarak, oturduğunuz yerden film izler gibi konuşan birini dinleyip, aklınızdaki sınırlı 3-5 cümleyle konuşmaya çalışıp dil öğrenemezsiniz.

Bu konuda en çok gözardı edilen konu şudur: Bir konu hakkında yeterli bilginiz yoksa o konuyla ilgili anadilinizde de kendinizi ifade edemezsiniz. Dolayısıyla bunu başka bir dilde de yapamazsınız. Kısacası bir Türk İngilizce konuşmak istiyorsa ve İngilizcesi iyi bir seviyede bile olsa, konuşacağı konunun hem İngilizce hem de Türkçe literatürünü bilmeli.  

Ülkemizde ve bazı ülkelerde uygulanan okullardaki dil eğitim sisteminden bahsetmek dahi istemiyorum. Çünkü buraya analiziyle beraber en az 10 sayfalık bir hata raporu yazmam gerekir. Ana dili İngilizce olan kişiler için hazırlanmış bir dil eğitiminden nasıl bir verim almayı beklersiniz? İngilizce öğrenmek istiyorsanız bakış açınızı değiştirmek zorundasınız. Fizik, kimya, matematik dersi gibi görmekten vazgeçin dil öğrenmeyi. Aslında ders kitaplarıyla ve tahtayla dilin yapısını öğrenir ama sahada kullanım şeklini öğrenemezsiniz. Drama yaparak, dinleyerek, dinlediğini tekrar ederek, aklındakileri yazarak, film izleyerek ( bizim öğrettiğimiz şekilde), tiyatro yaparak, pratik yaparak, eğlenerek-oynayarak öğrenirsiniz.

Son olarak, maalesef dünyanın neresinde olursanız olun sizlere dil bilginizi kanıtlamanız için bir yazılı sınav dayatılacak. Bu sınav ister kendi ülkenizde ister ana dili İngilizce olan bir ülkede olsun yapmanız gereken şey maalesef bir ölçüde dil bilgisine hâkim olmak olduğu için en azından dil edinim sırasında kendinizi iletişim kurmak için nasıl geliştirebileceğinizi de bilin. İçinde bulunduğunuz durumun mantığına ve yol haritasına tamamen hâkim olmanız  sizi çok daha güçlü, motivasyonu yüksek ve bilinçli bir öğrenci haline getirecektir.